Teknoloji Gündemi

Freelancer (Bağımsız) Çalışanlar için: Vergi ve İşyeri Açılış Rehberi

En Son Güncelleme: 07/06/2025

İnternet, yeteneklerini ve bilgilerini paraya dönüştürmek isteyenler için devasa bir fırsatlar okyanusu sunuyor. Webmaster forumları, freelance platformları ve sosyal medya üzerinden hizmet veren binlerce genç ve girişimci, bugün Anadolu’daki bir esnaftan çok daha fazla gelir elde edebiliyor. Ancak bu yeni dijital ekonominin parlak yüzünün bir de gölgede kalan, genellikle konuşulmaktan çekinilen bir tarafı var: Vergilendirme. Kazanılan bu gelirlerin önemli bir kısmı, herhangi bir vergiye tabi tutulmadan, kayıt dışı olarak elde ediliyor. Amacımız kesinlikle kimseyi eleştirmek değil; zira vergi kaçırmanın veya vergiden kaçınmanın, küçük esnaftan en büyük holdinglere kadar bu ülkenin kronik bir sorunu olduğu bir gerçek. Ancak dijital dünyada, bu durumun hem ahlaki hem de yasal sonuçları çok daha farklı ve potansiyel olarak çok daha riskli.

Bu rehber, “Vergi ödemek enayiliktir” düşüncesinin ne kadar tehlikeli ve kısa vadeli bir bakış açısı olduğunu anlatmak için hazırlandı. Özellikle yaptığı işi profesyonel bir meslek olarak gören, işini büyütmek isteyen ve gelecekte Maliye ile başını ağrıtmak istemeyen freelancer’lar, e-ticaret girişimcileri ve dijital içerik üreticileri için vergi mükellefi olmanın ne anlama geldiğini, maliyetlerini, avantajlarını ve yasal zorunluluklarını A’dan Z’ye, anlaşılır bir dille açıklayacağız. Bu, sadece bir yasal uyarı metni değil, aynı zamanda işinizi bir “ek iş” olmaktan çıkarıp, saygın ve sürdürülebilir bir “işletme” haline getirmenizin yol haritasıdır.

Neden Vergi Mükellefi Olmalısınız? (Vatanseverliğin Ötesindeki Somut Nedenler)

Vergi mükellefi olmanın ilk ve en idealist sebebi, ödediğiniz her kuruşun yaşadığınız ülkenin geleceğine, yani yollara, okullara, hastanelere bir yatırım olmasıdır. Ancak bu sebep tek başına yeterli gelmiyorsa, işinize ve geleceğinize doğrudan etki edecek çok daha somut ve pragmatik nedenler var:

  1. Yasal Zorunluluk ve Gelecek Güvencesi: En temel neden budur. Türkiye’de ticari faaliyetlerden elde edilen her türlü kazanç, kanunen vergiye tabidir. Bugün küçük rakamlarla başladığınız işiniz büyüdüğünde ve banka hesaplarınızdaki hareketlilik arttığında, Maliye’nin radarına girmeniz an meselesidir. Yakalandığınızda ise, sadece ödemediğiniz vergileri değil, aynı zamanda bunların kat kat fazlasını cezai faizlerle ödemek zorunda kalırsınız. Bu, yılların emeğini bir anda kaybetmek anlamına gelebilir.
  2. Profesyonellik ve Kurumsal İtibar: Vergi mükellefi olmak ve fatura kesebilmek, sizi bir “freelancer”dan bir “işletme sahibi” konumuna taşır. Özellikle kurumsal firmalarla çalışırken bu, size olan bakışı tamamen değiştirir. Büyük şirketler, size ödedikleri ücreti kendi vergilerinden düşebilmek (gider olarak gösterebilmek) için mutlaka fatura talep ederler. Fatura kesemiyorsanız, en büyük müşterileri en baştan kaybedersiniz.
  3. Hukuksal Güvence: Resmi bir sözleşme ve fatura, sizin ve müşterinizin arasındaki ilişkinin yasal bir zemine oturmasını sağlar. İleride yaşanabilecek bir anlaşmazlıkta (ödemenin yapılmaması, işin eksik teslim edilmesi vb.), elinizde haklarınızı arayabileceğiniz resmi belgeler olur. Kayıt dışı bir ilişkide ise her iki taraf da yasal olarak korumasızdır.
  4. Finansal Fırsatlar: Bir işletme sahibi olarak, devletin sunduğu KOSGEB destekleri, teşvikler ve bankaların işletmelere özel sunduğu krediler gibi birçok finansal fırsattan yararlanabilirsiniz. Vergi mükellefi olmadan bu kapıların hepsi size kapalıdır.

Vergi Mükellefi Olmazsam Ne Olur? Risk Analizi

“Beni kim, nasıl bulacak ki?” sorusu, bu yola giren birçok kişinin aklına gelir. Teknolojiyi en aktif kullanan kurumlardan birinin Hazine ve Maliye Bakanlığı olduğunu unutmayın. Banka hesaplarınız, kredi kartı harcamalarınız, e-ticaret platformlarındaki satışlarınız ve hatta size ödeme yapan firmaların “gider pusulası” ile yaptıkları bildirimler, sizin adınıza bir dijital iz bırakır. Maliye, bu izleri birleştirdiğinde ticari faaliyetlerinizi tespit etmesi oldukça kolaydır. Bir şikayet durumu, rutin bir denetim veya banka hesaplarınızdaki şüpheli bir para trafiği, tüm geçmişinizin incelenmesine neden olabilir. Risk, bugün küçük görünebilir, ancak gelecekte bir çığ gibi büyüyebilir.


Şirket Kurma Süreci: Maliyetler ve Yükümlülükler (2025 Güncel)

Kararınızı verdiniz ve resmi bir başlangıç yapmak istiyorsunuz. Freelancer’lar ve dijital girişimciler için genellikle iki uygun seçenek vardır: Şahıs İşletmesi ve Limited Şirket (LTD. ŞTİ.).

Şahıs İşletmesi: Kurulumu en kolay, en hızlı ve en ucuz seçenektir. Tek başınıza veya birkaç ortakla kurabilirsiniz. Genellikle düşük ve orta ölçekli gelir hedefleyen, başlangıç aşamasındaki freelancer’lar ve e-ticaret girişimcileri için idealdir. Geliriniz arttıkça vergi oranı da artan bir dilime tabidir.

Limited Şirket: Kurulumu daha karmaşık ve maliyetlidir. En az bir ortakla kurulur ve belirli bir sermaye gerektirir. Vergi oranı, gelirden bağımsız olarak sabittir (Kurumlar Vergisi). Bu, yüksek gelir elde eden veya gelecekte yatırım almayı, büyümeyi hedefleyen işletmeler için daha avantajlıdır. Ayrıca, borçlardan dolayı kişisel mal varlığınız yerine şirket sermayesi sorumlu olduğu için daha fazla yasal koruma sağlar.

Ortalama Maliyetler (2025 Tahmini)

Rakamlar her yıl değişse de, bir fikir vermesi açısından ortalama maliyetler şöyledir:

  • Kuruluş Maliyeti: Bir şahıs işletmesi kurmak, noter masrafları ve oda kayıtları dahil yaklaşık 2.500 – 4.000 TL arasında bir maliyete sahipken; bir limited şirket kurmak, sermaye blokesi, harçlar ve daha karmaşık prosedürler nedeniyle 15.000 – 25.000 TL’yi bulabilir. Bu süreçte en doğru adımları atmak için mutlaka bir Mali Müşavir (Muhasebeci) ile çalışmalısınız.
  • Aylık ve Yıllık Sabit Giderler: Artık bir işletme olduğunuz için, hiç gelir elde etmeseniz bile katlanmanız gereken sabit maliyetler olacaktır:
    • Muhasebeci Ücreti: Yaptığınız işin hacmine ve şirket türünüze göre değişmekle birlikte, aylık ortalama 750 – 2.500 TL arasında bir ücret ödersiniz.
    • BAĞ-KUR Primi: Eğer başka bir yerde sigortalı olarak çalışmıyorsanız, otomatik olarak BAĞ-KUR’lu olursunuz ve kendi sigorta priminizi ödemeniz gerekir. 2025 yılı için bu rakam aylık olarak asgari ücretin belirli bir oranına göre hesaplanır ve yaklaşık 6.000 – 7.000 TL civarında olabilir. Bu, emekliliğiniz ve sağlık hizmetlerinden yararlanmanız için bir zorunluluktur.
    • Damga Vergileri: Yıl içinde vereceğiniz KDV, Muhtasar, Geçici Vergi gibi beyannameler için, beyanname başına cüzi de olsa bir damga vergisi ödersiniz. Hiç iş yapmasanız bile bu vergiyi ödemek zorundasınız. Yıllık toplamı birkaç bin lirayı bulabilir.

Vergi Türlerini Anlama: Sadeleştirilmiş Açıklamalar

Vergi terimleri kafa karıştırıcı olabilir. İşte en sık karşılaşacaklarınızın basit açıklamaları:

  • KDV (Katma Değer Vergisi): Bu sizin cebinizden çıkan bir vergi değildir. Siz, devlet adına müşterinizden tahsil ettiğiniz bir vergidir. Örneğin, 10.000 TL’lik bir web tasarım işi için %20 KDV ile 12.000 TL tahsil edersiniz. Ay sonunda, o ay içinde topladığınız tüm KDV’lerden, başka firmalara mal veya hizmet alırken ödediğiniz KDV’leri düşer ve kalan tutarı devlete ödersiniz. Devlet, size vergi toplama yetkisi vermiştir.
  • Muhtasar Vergi (Stopaj): KDV gibi, bu da devlet adına başkasından kestiğiniz bir vergidir. Devlet, “herkesle tek tek uğraşmayayım, sen benim yerime şu kişilerden vergisini kes ve bana öde” der. Örneğin, bir iş yeri kiraladıysanız kira ödemesinden, bir avukata veya mali müşavire ödeme yapıyorsanız onların ücretinden veya size fatura kesemeyen birinden hizmet aldıysanız (gider pusulası ile) onun ücretinden belirli bir oranda vergi (stopaj) kesintisi yapıp devlete ödersiniz.
  • Geçici Vergi: Devletin, yıllık verginizi toplu olarak yıl sonunda ödemenizi beklemek yerine, üçer aylık dönemlerde kârınız üzerinden peşin olarak aldığı bir vergidir.
  • Gelir / Kurumlar Vergisi: Bir yıl boyunca elde ettiğiniz toplam kâr (Gelirler – Giderler) üzerinden ödediğiniz ana vergidir. Yıl içinde ödediğiniz Geçici Vergiler, bu nihai vergiden düşülür.

Dijital Gelirler ve Özel Durumlar: Sıkça Sorulan Sorular

Google AdSense Gelirleri ve Vergisi

Evet, Google AdSense, YouTube veya benzeri platformlardan elde edilen reklam gelirleri, kanunen tamamen vergiye tabidir. Bu tür düzenli bir geliriniz varsa, bir şahıs işletmesi açmanız yasal bir zorunluluktur. Google (genellikle İrlanda’daki şirketi) size ödeme yaptığında, bu geliri beyan edip, bu gelir için KDV hesaplayarak fatura düzenlemeniz gerekir. KDV’nin nasıl hesaplanacağı ve yurt dışı hizmet istisnaları gibi teknik konuları mutlaka mali müşavirinizle görüşmelisiniz.

Freelance Tasarım İşleri ve Gider Pusulası

Eğer vergi mükellefi değilseniz ve bir firmaya ara sıra iş yapıyorsanız, o firmanın size ödeme yaparken sizin adınıza bir “Gider Pusulası” düzenlemesi ve ödediği tutar üzerinden Gelir Vergisi (stopaj) kesintisi yapıp sizin TC kimlik numaranızla vergi dairesine yatırması gerekir. Ancak bu durum, “arızi” yani süreklilik arz etmeyen işler için geçerlidir. Eğer farklı firmalara düzenli olarak bu şekilde iş yapmaya başlarsanız, bu bir “ticari faaliyet” olarak kabul edilir ve vergi dairesi, adınıza yapılan bu kesintileri görerek sizi denetime çağırabilir ve re’sen (otomatik olarak) vergi mükellefi yapabilir.

E-Ticaret ve Fatura Düzeni

İster kendi sitenizde, ister bir pazar yerinde satış yapın, her satış için fatura veya yasal olarak geçerli bir perakende satış fişi düzenlemek zorundasınız. Eğer malın sevkiyatını siz yapıyorsanız, ürünle birlikte bir “Sevk İrsaliyesi” de göndermeniz gerekir. Bu iki belgeyi birleştiren “İrsaliyeli Fatura” ise en pratik çözümdür. Stoksuz e-ticaret (dropshipping) veya komisyonlu satış gibi modellerde ise fatura ve irsaliye düzeni, tedarikçinizle yaptığınız anlaşmaya göre değişiklik gösterir. Bu modellerin muhasebesi daha karmaşık olduğu için, mali müşavirinizle süreci en baştan netleştirmeniz çok önemlidir.

Sonuç: Korkuları Bırakın, İşinizi Büyütün

Vergi mükellefi olmak, ilk bakışta maliyetli ve karmaşık bir süreç gibi görünebilir. Ancak bu, dijital dünyadaki “ek işinizi” gerçek, saygın ve sürdürülebilir bir “işletmeye” dönüştürmenin tek yoludur. Bu, sadece yasal bir zorunluluk değil, aynı zamanda size kurumsal müşterilerin kapısını açan, hukuki güvence sağlayan ve işinizi büyütmeniz için finansal fırsatlar sunan stratejik bir adımdır. Maliye’nin dijital izleri her geçen gün daha etkin bir şekilde takip ettiği bir dünyada, kayıt dışı kalma riski, resmi bir işletme kurmanın maliyetinden çok daha yüksektir. İyi bir mali müşavirle çalışarak bu süreci kolayca yönetebilir ve enerjinizi asıl işinize, yani değer yaratmaya ve para kazanmaya odaklayabilirsiniz.

Yazar

Doğucan Güler

Ege Üniversitesi Grafik Tasarım Bölümü’nden mezun olduktan sonra, iş hayatıma marka iletişimi ve pazarlama desteği sunarak adım attım. Sektörde birçok firma ile iş birliği yaparak, güçlü görsel iletişim stratejileri geliştirdim. Estetik ve kaliteyi ön planda tutarak, markalar için etkileyici tasarımlar ve dikkat çekici reklamlar oluşturmaya devam ediyorum.

Yorum bırak

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


Whatsapp'a Git
💬 Yardıma mı ihtiyacınız var?
Merhaba 👋
Size nasıl yardımcı olabilirim?